Öfkemizi Nereye Yönlendirmeliyiz?

6 Şubat’ta Kahramanmaraş ilimizde gerçekleşen deprem, hepimize korkunç acılar yaşattı ve yaşatmaya devam ediyor. Yaşadığımız bu acılar karşısında bir yandan muazzam bir öfke birikirken diğer yandan ise dayanışma duygusunun yükseldiğine tanık olduk. Gelecek felaketlerin yıkıcı etkisine kendimizi hazırlamak için biriken öfkemizi doğru biçimde doğru yönlere yöneltmek, şu an için birinci önceliğimiz olmalı. Öfkemizi nereye yöneltmeliyiz:

  1. Öfkemizi yöneltmemiz gereken ilk şey bir ifşayla ilgili: 22 yıllık bir iktidarın 22 yıldır bizden aldığı toplamda 88 milyar dolarlık deprem vergilerine rağmen (1) bizi depreme hazırlamadığı veya yeterince önlem almadığını gördük. 40 binden fazla canımızı kaybettik ve yüz binlerce insanın yaşamı alt üst oldu. Bunun sorumlusu tüm kesimleri ile mevcut AKP iktidarıdır. AKP yönetimi suçludur. Öfkemizi tam olarak buraya yöneltmeliyiz.
  2. Öfkemizi liyakatsiz bürokrat ve yöneticilere yöneltmeliyiz: AFAD’ın her türlü yönetim kademesinde görevli olan İmam Hatip Lisesi veya ilahiyat mezunu kişiler, diğer tüm liyakatsizler gibi siz de bu kıyametten sorumlusunuz. İşgal ettiğiniz konumlar inşaat mühendislerinin, jeologların, meteorologların, uzman kamu yöneticilerinin vb olmalıydı. Felaket esnasında o koltukta oturuyor olmamalıydınız.
  3. Öfkemizi yüz yüze eğitimi gözden çıkaran eğitim politikacılarına yöneltmeliyiz: KYK yurtları depremzede ailelerinin yaşamları için uygun değil. Sırf bu sebeple depremden etkilenmeyen bölgelerdeki yüz binlerce genç de dahil olmak üzere öğrencilerin eğitim hakkını gasp edemezsiniz. İlk gözden çıkardığınız şeyin üniversite eğitimi olması normal değil.
  4. Öfkemizi hırsız müteahhitler ve denetim firmalarına yöneltmeliyiz: Kaçak yapılaşmaya giden veya yer açmak için kolon kesen her müteahhit ve bu ahlaksızlığa imza atan her denetim firması doğrudan suçludur ve yargılanmalıdır. Kazanacağınız para, enkaz altında soğuktan veya başka sebeplerden yaşamını kaybeden insanlarımızın yaşamını kaybetmesine sebep oldu.
  5. Öfkemizi görevini ihmal eden ve kötüye kullanan yargı mensuplarına yöneltmeliyiz: Mevcut güvensiz ve dayanıksız yapılaşmaya mahkeme yoluyla itiraz eden yurttaşların suç duyurusuna takipsizlik veren her savcı ve yargı mensubu suçludur. Kendi meslektaşlarınızı utandırmanız bir yana, doğrudan doğruya suç ortağısınız.
  6. Öfkemizi görevini ihmal eden ve kötüye kullanan belediye mensuplarına yöneltmeliyiz: İlgili şikayetleri görmezden gelen belediye yöneticileri, en az hırsız müteahhit ve görevini ihmal eden yargı mensupları kadar suçludur. Doğrudan yerel halkın iradesini temsil etmeniz gerekirken siz insanların yaşamını kaybetmesine sebep oldunuz.
  7. Öfkemizi düzen siyasetini sürdüren siyasetçilere ve parti yöneticilerine yöneltmeliyiz: Enkaz altında insanlar çıkarılırken dahi göçmenleri hedef gösterenler ile anayasayı çiğneyerek seçimlerin ertelenmesi gerektiğini ifade eden siyasetçiler, asıl suçlulardan biri de sizsiziniz. Her fırsatta bu halkı bölmeye çalışan da, her felakette kendi çıkarını her şeyden üstün tutan da sizsiniz.
  8. Öfkemizi yardım eli uzatmaya çalışanlara saldıranlara yöneltmeliyiz: Elinden gelen her ne varsa onu yaparak battaniye taşıyan veya para toplayıp gıda tedarik etmek isteyen onlarca topluluk, örgüt, dernek, sivil toplum kuruluşu harekete geçti. Fakat siz insanlara yardım etmek isteyen kişileri itibarsızlaştırmaya çalıştınız, hedef gösterdiniz, hakaret ettiniz. Kendinize araştırmacı-yazar, gazeteci, sosyal medya yöneticisi gibi isimler vermeniz bir şeyi değiştirmiyor.

Öfkemizi diri tutalım ama kontrolü kaybetmeyelim. Yükselen dayanışma biçimleri gerçekten umut vaat edici iken, korkması gerekenler biz değiliz. Öfkemizi yalnızca seçimlere kadar değil, seçimlerden sonraki süreçler için de diri tutmalıyız. Bu depremin yarattığı toplumsal ve politik etkiler uzun süre devam edecek; biz ise öfkemizi diri tutup doğru yerlere kanalize etmeye devam edeceğiz.

Ali İsmail Korkmaz’ın da kuzeni olan İsmail Korkmaz ile İsmail Korkmaz’ın eşi Şaziye Korkmaz’ı asla unutmayacağım. (2) Enkazı altında kaldıkları yerin giriş katı çekme katlı dükkândı ve o dükkânların kreş olarak ya da iş yeri olarak kullanılabilmek için kolonları kesilmişti. 8 gün enkaz altında kaldılar ve soğuktan, gıdasızlıktan, yaralanmadan dolayı hayatlarını kaybettiler. Şaziye Korkmaz 8 aylık hamileydi, enkaz altında doğum yaptı ve bebek gözlerini enkaz altında dünyaya açıp yaşamını kaybetti. Yaşamını kaybeden on binlerce canımızı da, yaşamını enkaz altında kaybeden o bebeği de unutmayacağım, siz de unutmayın. Öfkenizi diri tutun.


(1) https://www.dogrulukpayi.com/bulten/2000-2022-arasinda-toplanan-deprem-vergisi-ne-kadar

(2) https://www.cumhuriyet.com.tr/turkiye/ali-ismail-korkmazin-kuzeni-ve-esinden-aci-haber-2052214

Taner Beyter

Taner Beyter

arete E-Bülten Aboneliği

Haftalık E-Bültenimize abone olun, her pazar günü bir önceki haftanın içeriklerinden derlediğimiz mail e-posta kutunuzda olsun.